-Serhat
Merhabalar!
ODTÜ Ankara kampüsü ve Mersin Deniz Bilimleri enstitüsünden başlayarak önce İstanbul’a, oradan Lizbon’a ve Lizbon’dan da pek rahat geçmeyen bir yolcuğun ardından sonunda Horta’ya ulaştık. Horta şehri Kuzey Atlantik’teki Faial adasında bulunuyor. Bu bölgede Faial gibi çok sayıda değişik volkanik ada mevcut ve bu adaların geneline “Azor Adaları” adı verilmiş. Hava sandığım kadar yorucu değil fakat zaman zaman nem can sıkıcı seviyelerde olabiliyor. Bitki örtüsü bakımından beklediğimden daha canlı bir yer ve kuş sesleri Atlantik’in rahatlatıcı maviliğiyle birlikte güzel bir harmoni oluşturuyor. Burada her yer bazalt! Evlerin duvarlarından, kaldırım taşlarına kadar tüm ada bazalt ile bezenmiş durumda. Bu ayrıntılar bir yana bırakırsak, şu an pratikte bir okyanusunun ortasında ve Orta Atlantik Sırtının üzerindeyim. Bir jeolog için bunu tecrübe etmek paha biçilemez olmalı!
Dün sefer ekibinin büyük çoğunluğuyla tanışma fırsatım oldu. Seferin yöneticisinden, seferde görev alacak diğer bilim insanlarına, L’Atalante’ın kaptanından ROV Victor’un teknik ekibine herkes çok yapıcı ve eğlenceli. Aralarda edilen muhabbetlerden bahsetmiyorum bile! Henüz seferin çok başındayız fakat o muhabbetlere konuk olmak benim için harika ve fazlasıyla öğretici bir tecrübe olmaya başladı bile! Bugün kaldığımız otelden gemiye geçerek sefer için son hazırlıkları ve deney malzemelerinin kurulumunu yapıp, yerleşeceğiz. Yarın ise sefer başlıyor ve Atlantik’e açılıyoruz.
İlk durağımız Rainbow hidrotermal alanı olacak. Orada yaklaşık 2300 metreye yapılacak ROV dalışları ile haritalama ve örnekleme çalışmaları yapacağız. Sonrasında ise sırasıyla Lost City ve Broken Spur alanlarında araştırmalar yapmak öngörülüyor. İlerleyen yazılarda bu sistemler hakkında daha ayrıntılı bilgileri paylaşmaya çalışacağım.
Takipte kalın!